Denizcilik sergisi “Crafts of the Sea: Cycladic Culture and History” geçen hafta Atina Goethe Enstitüsü’nde açıldı. Binanın alt katı, beş Kiklad adasının (Amorgos, Paros, Santorini, Syros ve Koufonisia) denizcilik geleneklerini sergileyen fotoğraflar, haritalar, videolar ve ses klipleri içeren bir multimedya sergisine dönüştürüldü.
Küratörler ve yaratıcılar Maurizio Borriello ve Jacob Moe, yerel deneyimleri ve bilgiyi paylaşarak ve gelecek nesiller için tarihi arşiv materyalleri toplayarak bu denizcilik topluluklarının kültürel mirasını korumayı ve tanıtmayı amaçlıyor.
Archipelago Network, öncelikle arşivlere dijital erişim sağlayan bir çevrimiçi platformdur ve ayrıca somut bir şekilde farkındalık yaratmak için sergilere ev sahipliği yapmaktadır. Kurucusu Moe, deneyimi katılımcıları yeni bir yere taşımak olarak tanımlıyor.
Kathimerini English Edition’a yaptığı açıklamada, “Gerçekten de insanlardan, arşivlerden, hafızadan ve materyallerden oluşan bir ağ kuruyormuşuz gibi hissediyoruz” dedi.
‘Gerçekten de insanlardan, arşivlerden, hafızadan ve materyallerden oluşan bir ağ inşa ettiğimizi hissediyoruz’
Etkinlik, kültür, miras ve denizi inceleyen bir saatlik sinematik deneyim sunan kısa belgesellerin gösterimiyle başladı. Moe’nun yönettiği son mini belgesel, Paros’tan bir kaptanın ve ahşap kargo teknesinin hikayesini anlatıyor ve adalar arasındaki ticaretin tarihini ve bunun bir turizm ekonomisine dönüşümünü vurguluyor. Belgesel ayrıca ahşap teknelerin tahribatı hakkında farkındalık yaratmayı amaçlıyor.
Kültürel miras alanında çalışan iki mimar, Nina ve Zoe kardeşler, Perşembe günkü sergiye katıldı. Santorini’de çalışan Nina, adadaki bir tersaneyi belgelerken Jacob ve ekibiyle tanıştı. Bu Kiklad topluluklarındaki kaybolan işler ve gelenekler hakkında konuşan Nina, bu somut olmayan mirası tanımanın önemini vurguladı. Zoe, takdir ve onay göstermenin yapılabilecek en az şey olduğunu ekledi.
Sergide Paros’tan bir deniz haritasından tekne özelliklerine ve planlara kadar 251 materyal yer alıyor. Arşiv materyalleri, röportajlar ve yerel halkın fotoğrafları, zaman içinde Kiklad geleneklerinin bu kapsamlı koleksiyonunu zenginleştiriyor.
Moe, “Tarihsel olarak kimliği denizle çok bağlantılı bir millettir” dedi.
Ona göre serginin iki temel amacı var: Bu toplulukların mevcut tarihini ve bilgisini anlamak ve bu tarihlerin “sürdürülebilir bir şekilde nasıl evrimleşebileceğini ve gelecekte nasıl var olabileceğini” değerlendirmek.
Moe, bu denizci toplulukların, geleneklerin ve paha biçilmez bilgilerin farkında olmasının yanı sıra, bunların gelecekteki çevresel zorlukların ele alınmasındaki önemini de vurguluyor.
Sergi 21 Eylül’e kadar ziyarete açık olacak. Giriş ücretsiz olup, hafta sonları ve ağustos ayında kapalıdır.