Üst düzey bir hükümet yetkilisi, AB ‘nin Türk vatandaşlarına Türk vatandaşlarına vize muafiyeti tanınmasına ilişkin önerilerini değerlendirmek üzere Nisan ayında Türkiye’ ye bir teknik ekip göndereceğini söyledi.
Türkiye AB Bakanı Ömer Çelik, TBMM Dışişleri Komitesi üyelerine 4 Nisan’da yaptığı bir toplantıda, “Bu ay Türkiye’ye bir teknik ekip gönderecek ve sunduğumuz pozisyon kağıdında değerlendirmelerini yapacaklar” dedi.
Türkiye, Türk hükümetinin, Türklerin Schengen bölgesine seyahat etmeleri için vize muafiyetinin verilmesi için gerekli olan 72 kriterden geriye kalan yediünü nasıl yerine getireceğini ana hatlarıyla Avrupa Komisyonu’na bir çalışma belgesi sunmuştu.
Ankara’ya verilecek teknik ekip, terörle mücadele kanunu ve veri koruma kanunu üzerinde bir değişiklik içeren Türk tekliflerinin içeriğini resmen tartışacak. Türkiye’nin Geri Kabul Anlaşması’nın uygulanmasına karşılık olarak vize uygulamasının serbestleştirilmesi, Türkiye ile AB’nin Mart 2016’da müzakere ettiği muazzam bir göçmen anlaşmasının bir parçasıydı.
Vize serbestleştirme süreci, Temmuz 2016’daki başarısız darbeden sonra Ankara ve Brüksel arasındaki ilişkilerin kötüleşmesi nedeniyle gecikmek zorunda kaldı. Türkiye ile AB’nin önde gelen ülkeleri arasındaki bağlar sürerken katılım süreci durmaktaydı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile kıdemli AB yetkilileri arasında Mart ayı sonlarında Varna arasında yapılan bir zirve, vize serbestleştirme, Gümrük Birliği’nin iyileştirilmesi ve Türkiye’nin üyelik sürecini hızlandırma konularında bir çığır açmadı. Almanya, Avusturya ve Hollanda gibi ülkeler, Viyana’daki yeni hükümet ile üyelik müzakerelerini sona erdirmek için açık bir şekilde Türkiye’nin üyeliğine karşı tutumlarını keskinleştirdi.
Avusturya’nın Türkiye’ye karşı tavrına ilişkin olarak, “Muhaliften düşmana dönüştü” dedi.
AB bakanı, AB ‘yi Türkiye ile katılım müzakerelerini sona erdirmeye çağırmak için çağrıda bulunan Avusturyalı Başbakan Sebastian Kurz’ un son sözlerini reddetti ve Kurz ‘ın “ırkçılardan daha ırkçı” bir yaklaşım sergilediğini öne sürdü.
Bakan, “Türkiye-AB ilişkilerine son verelim, ancak diğer alanlardaki ilişkilerimizi geliştirelim” gibi bir cümle şu anda Avrupa’da konuşulan en büyük yalan ”dedi.
“Türkiye ile ilgili ana konu tam üyelik perspektifi. Çelik, bir kez daha tam üyelikten başka bir yaklaşımı kabul etmeyeceğimizi belirtmek isterim ”diye ekledi.
Avusturya ile Türkiye arasındaki bağlar, 2016’nın sonlarına doğru, Türkiye’yi yönetici bir başkanlık sistemine kaydıran önemli bir referandum öncesinde ülkede kampanya yapmak isteyen Türk hükümeti rakamlarına yönelik kısıtlamaların etkisiyle ekşitildi.
Bakan Çelik Paris’e gidiyor
Bu arada, Türk AB bakanı Fransa Dışişleri Bakanı Jean Yves Le Drian ile yaptığı görüşmelerde, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Suriye Kürdistanı temsilcilerinin katılmasıyla ilgili bağların gerginleşmesinden bu yana ilk kişisel bir toplantıda Paris’e gidecek. Elysée Sarayı’ndaki Halk Koruma Birimleri (YPG).
Çelik, Le Drian ve Fransa’nın AB Bakanı Nathalie Loiseau ile Paris’te bir araya gelecek. 4 Nisan’da yaptığı yazılı açıklamada, toplantının Türkiye-AB ilişkilerinde, ikili ilişkilerde ve bölgesel gelişmelerdeki son gelişmeleri ele alması bekleniyor.
Türkiye, geçen hafta Fransız cumhurbaşkanlığında YPG delegasyonuyla birlikte Macron’un toplantısını ve Ankara ile Suriye Kürt grubu arasında arabuluculuk teklifini patlattı. Türkiye, YPG’yi Kürdistan İşçi Partisi’ne (PKK) bağlanması nedeniyle terör örgütü olarak görüyor.
Türkiye, Özgür Suriye Ordusu’nun unsurlarıyla birlikte, geçtiğimiz günlerde YPG’nin ortadan kaldırılması için Kuzey Suriye’nin Afrin eyaletine askeri operasyon gerçekleştirdi. Ankara ayrıca, Suriye-Suriye sınırında Fırat Nehrinin doğusundaki YPG hedeflerine karşı saldırısının devam edeceğine de söz verdi.