Türkiye cumhurbaşkanı Pazartesi günü BM barış güçlerini etnik olarak bölünmüş Kıbrıs’ta bir yol inşaatını engellemekle eleştirdi, eylemi “kabul edilemez” olarak nitelendirdi ve barış güçlerini Kıbrıslı Türklere karşı önyargılı olmakla suçladı.
Kabine toplantısı sonrasında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin, ülkesinin Akdeniz’deki ayrılıkçı üçüncü kuzey bölgesinde 35.000’den fazla askeri bulundurduğu Kıbrıs’ta etnik Türklere karşı herhangi bir “hukuka aykırı” davranışa izin vermeyeceğini söyledi.
Kızgın Kıbrıslı Türkler geçen hafta, adanın BM kontrolündeki tampon bölgesine tecavüz edecek bir yolda çalışan ekipleri engelleyen bir grup uluslararası barış gücüne yumruk ve tekme attı. Yol, Kıbrıs Türklerinin kuzeyinde yer alan Arsos köyünü, tampon bölge içinde yer alan ve adanın uluslararası alanda tanınan hükümetinin oturduğu Kıbrıs Rum güneyine bitişik olan çok etnik gruptan oluşan Pile köyüne bağlayacak şekilde tasarlanmıştır.
Erdoğan, “Pyla’da yaşayan Kıbrıslı Türklerin kendi topraklarına ulaşmasını engellemek ne yasal, ne de insani. Barış gücü, hem köylülere yönelik fiziki müdahalesi hem de müdahale sonrasında yaptığı talihsiz açıklamalarla tarafsızlığına gölge düşürmüş ve bu adadaki itibarını zedelemiştir.”
Yol, Kıbrıs’ın 1960’ta İngiliz sömürge yönetiminden bağımsızlığını kazanmasının ardından İngiltere’nin elinde tuttuğu iki üsten biri olan bir İngiliz askeri üssünün kuzey ucundaki bir kontrol noktasını atlatarak Kıbrıslı Türklerin Pile’ye doğrudan erişimini sağlayacaktı.
Kıbrıslı Rumlar, yolun yapımını 180 kilometrelik (112 mil) ara bölge boyunca hassas bir noktada askeri amaçlı bir hamle olarak algılıyorlar.
Türkiye, yolu Pile’de yaşayan Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türkler için “insani” bir proje olarak nitelendirdi.
Erdoğan, “Birleşmiş Milletler barış gücünden beklenen, adının hakkını vermesi ve adanın tüm taraflarının insani ihtiyaçlarına çözüm bulunmasına katkı sağlamasıdır” dedi. “Ada’da oldubittilere ve hukuksuzluğa rıza göstermeyeceğiz”
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, barış güçlerine yönelik saldırıyı kınadı ve “BM barış güçlerinin güvenliğine yönelik tehditlerin ve BM mallarına verilen zararın kabul edilemez olduğunu ve uluslararası hukuka göre ciddi suçlar oluşturabileceğini” vurguladı.
Avrupa Birliği ile İngiltere ve Fransa büyükelçilikleri de saldırıyı eleştirdi.
Ara bölgenin statükonun korunması, Türkiye’nin Yunanistan ile birleşmeyi destekleyen Yunan cuntası tarafından düzenlenen bir darbenin ardından Kıbrıs’ı işgal ettiği 1974’ten bu yana BM misyonunun yetkisinde yer alıyor. Kıbrıs Türklerinin bağımsızlık ilanını yalnızca Türkiye tanır.
BM, her iki tarafın da yıllar boyunca tampon bölgeyi defalarca ihlal ettiğini söylüyor. Yol konusundaki anlaşmazlığın, Kıbrıs hükümetinin adanın bölünmüşlüğünü çözmek için müzakereleri yeniden başlatma çabalarını engellemesi muhtemel.